Her ne kadar pek çok kişi ve kaynağa göre yeni nesil dijital iletişim, internet ve sosyal medya ile ilişkili bir pazarlama süreci olarak görülse de; içerik pazarlaması aslında yeni bir konu değil. İçerik pazarlaması terimi kullanılmaya başlamadan önce de “içerik”, pazarlama iletişiminde önemli bir yere sahipti. Sadece üründen bahseden klasik reklam mesajlarına karşın müşterinin ilgisini çeken, müşteriye ve onun ihtiyaçlarına odaklanan reklam mesajları aslında içerik pazarlamasının ilk örnekleriydi. Çünkü insanlar aslında reklamları okumuyorlardı. İnsanlar sadece ilgilerini çeken şeyleri okuyorlardı. İnsanların en çok ilgilendiği şey ise her zaman kendileriydi. Dolayısıyla kendileriyle ilgili bir içeriğin yer aldığı reklamlar her zaman ilgilerini çekiyordu.
Son dönemlerde markalar internet, mobil ve sosyal medya araçlarının sunduğu imkanlar sayesinde artık kişilere kendileriyle ilgili özelleştirdikleri mesajları kolayca iletebildikleri için, onlarla interaktif iletişim kurabildikleri için ve çok daha fazla kişiye erişebildikleri için “içerik”, bu derece popüler bir pazarlama yöntemi haline geldi.
Bugün artık içerik, müşterinin kendisiyle markayı özdeşleştirebileceği konuları, müşterinin marka ile ilişkisinden sağlayacağı faydaları anlatan bilgileri içeriyor. Sosyal medya mecraları üzerinden iletilen ve hedef kitlenin ilgisini çeken mesajlar, kişilerin marka ile bağ kurmasını, markayı kendine yakın hissetmesini, markayı satın almasını ve hatta deneyimlerini başkalarıyla paylaşmasını sağlayabiliyor. Böylelikle insanlar kendilerini dünya görüşlerine yakın buldukları markalarla ilişkilendirebiliyorlar. Bu yeni nesil pazarlama iletişiminde markalar yazı, ses, görüntü veya grafik ile akıllıca oluşturdukları komik, şaşırtıcı veya duygusal içerikleri sosyal medyada yayarak hedef kitlelerinin dikkatini çekebiliyorlar. Onlarla kolaylıkla bağ kurabiliyorlar. Kullanıcılar ilginç buldukları bu içerikleri birbirleriyle paylaşıyorlar. Markalarla müşteriler karşılıklı bir ilişki içine giriyorlar ve böylelikle müşteriler markaların tanıtımlarını kendileri yapıyorlar.
Daha da önemlisi, bir süre sonra markalarla tutkulu bir bağ içine giren müşteriler, markalarla ilgili kendileri içerik oluşturarak yaymaya başlıyorlar. Ve işte o zaman “içerik” tam anlamıyla “kral” olmayı hak ediyor. Araştırmalar, YouTube’da kullanıcılar tarafından üretilen videoların, markaların ürettiği videolardan 10 kat daha fazla izlendiğini ortaya koyuyor. Amerikalıların yarısından fazlası (%51), internette bir marka hakkında bilgi ararken kullanıcılar tarafından üretilen içeriğe, markanın sitesindeki içerikten veya markanın medyadaki haberlerinden daha çok güveniyor.
İşte bu yüzden, harika bir içerik pazarlaması yapmak için en ilginç veya en komik içeriği yaratmak yetmiyor. Harika bir içerik pazarlaması için yüksek kaliteli içeriği senin için oluşturacak harika bir topluluk oluşturmak gerekiyor.